instagram twitter linkedin github youtube

8.4.20

Süleyman Çakır kimdir ?

Süleyman Çakır (d. 1964 - ö. 8 Nisan 2004), Kurtlar Vadisi isimli dizide Hekimoğlu türküsüyle özdeşleşmiş ve Oktay Kaynarca tarafından canlandırılmış KURGUSAL bir karakter.

Çocukluğu
Küçük yaştayken cami avlusunda gözü önünde babasının vurulduğunu görmüş ve bundan sonra dünyaya hep nefretle bakmıştır. Babası öldükten sonra annesinin evde yaptığı pilav ve nohudu satarak hem kız kardeşi Derya Çakır'a hem de annesi Emine Çakır'a bakmıştır. Bir gün zabıta gelip yasak yerde satış yaptığı için hem onu hem de kız kardeşini hırpalamıştır. Hırpalama sırasında zabıtanın kız kardeşine vurmasından dolayı gözü dönmüş ve zabıtayı art arda bıçaklayıp öldürmüştür. Sonrasında cinayet suçundan hüküm giyip, hapse düşmüştür. Hapise düşünce annesi ve kız kardeşi açıkta kalmıştır. Bunun için ona Duran Şatıroğlu namı diğer Duran Emmi'yi bıçaklaması için teklif etmişlerdir ve o da annesi ve kız kardeşi kötü durumda olduğu için razı olmuştur. Duran Emmi abdest alırken elinde bıçakla onu öldürmeye gitmiş ancak babasının da abdest alırken öldüğü gözüne gelince yapamamıştır. Duran Emmi sayesinde mafyaya girmiş ve önemli bir mafya babası olmuştur. Sonra Laz Ziya'nın kızı Nesrin Yılmaz ile evlenmiştir.

Mafyada yükselişi
Testere Necmi'nin hiyerarşisindedir. Konseyin istediği 3 mafya babasını öldürerek dikkatleri üzerine çekmiştir. Bu başarısından ötürü Kurtlar Konseyi, yeni kumarhane açış iznini kendisine vermiş, ancak bu kumarhane nedeniyle önce Şevko, sonra da Tombalacı Mehmet'le takışmıştır. Tombalacı Mehmet'in kumarhaneyi taratması nedeniyle hapse girmiş, bunu fırsat bilen Konsey, yaptırdığı bütün karanlık işleri Çakır'a yıkmaya çalışmıştır. Avukat Elif Eylül'ün çabaları ve ortağı Polat'ın, Aslan Akbey tarafından aldığı desteklerle gerçekleştirdiği stratejik hamleleriyle hapisten çıkmış ve Tombalacı'yla savaşmaya devam etmiştir. Bu savaş Konsey çıkarlarına zarar vermeye başlayınca bizzat Baron Mehmet Karahanlı'nın emri ve Kılıç aracılığıyla Tombalacı Mehmet'le sulh yapan Çakır, Konsey'e ve Baron'a gösterdiği bu sadakatin ödülü olarak, sadece hasmı olarak değil, çocukluktan beri abilikten çok babalık yaptığı kızkardeşinin katili olarak gördüğü Tombalacı'yı ele geçirmiş ve onu işkence yaparak öldürmüştür. Belirli bir zaman sonra Baron tarafından İstanbul Sefiri yapılmıştır. İstanbul Sefiri olması onun düşmanlarını fazlalaştırmıştır. Çünkü erken denilecek bir sürede sefirliğe getirilmesi ve fevri olması düşmanları tarafından olumsuz karşılanmıştır.

Ölümü
Çakır, Cerrahpaşalı Halit tarafından pusuya düşürülerek öldürülmüştür. Süleyman Çakır dizide 43. bölümde vurulmuş ve 45. bölümde öldüğü ilan edilmiştir. Can dostu Polat Alemdar Çakır'ın ölümünün ardından Halit'i ve altı mafya babasını bir gecede öldürerek onun intikamını almıştır. Süleyman Çakır karakteri, Kurtlar Vadisi'nde en çok ilgi çeken ve sevilen karakterlerdendir. Bu nedenle, ölümü olumsuz tepki almıştır. Örneğin, bazı izleyiciler Çakır karakteri diziden çıktıktan sonra diziyi seyretmeyi bırakmışlardır. Hatta, gıyabında cenaze namazı kılınmış, gazetelere vefat ilanı verilmiş ve de mevlit okutulmuştur. O dönemde dizinin yönetmeni olan Osman Sınav konuya açıklık getirmiştir. Sınav, Oktay Kaynarca'nın zaten diziden ayrılacağını ama bunu dizinin işleyişi bakımından daha erkene alındığını ayrıca Oktay Kaynarca ile sorunlarının olmadığını açıklamıştır.

22.3.20

N95, FFP2 ve FFP3 maske nedir?

N95 TİPİ MASKE NEDİR?

Sağlık çalışanlarının kullandığı ve N95 maddesi içeren üç katmanlı solunum izolasyonlu maskelere N95 deniyor.

FFP1 TİPİ MASKE NEDİR ?

Atoksik ve elyaf birikmesi yaratmayan tozlardan koruma
bunların solunması sağlık sorunlarının oluşmasına neden olabilir; ayrıca solunum sistemini rahatsız edebilir ve hoş olmayan kokular ortaya çıkarabilir. Toplamsızma miktarı maksimum %25 olabilir. Bu tür maskeler en fazla dört katı OEL ihlalinde uygulanabilir.
FFP1 koruma sınıfı solunum maskeleri zehirli ya da elyaf birikmesi yaratan türde toz ve aerosol olmayan çalışma ortamları için üretilmiştir. Parçacıkların 0,6 μm'ye kadar en az %80'ini filtreler ve maksimum iş yeri yoğunluk ihlali ölçümü dört katı değerden fazla olmadığı sürece kullanılabilir. Yapı veya gıda endüstrisinde çoğu durumda FFP1 solunum maskesi kullanılır

FFP2 TİPİ MASKE NEDİR?

FFP2 koruma sınıfı solunum maskeleri, havada tehlikeli ve mutajenik parçacıkların bulunabileceği çalışma ortamları için oluşturuldu. Bu sınıftaki solunum maskeleri parçacıkların 0,6 μm'ye kadar en az %94'ünü tutmalıdır ve OEL ihlalinin maksimum on katı yoğunluğa çıktığı ortamlarda kullanılabilir. Aynı durum TRK değeri (teknik referans yoğunluğu) için de geçerlidir. FFP2 koruma sınıfı solunum maskeleri çoğunlukla demir ve maden endüstrilerinde kullanılır. Bu endüstrilerde çalışanlar sıklıkla aerosol, is ve dumana maruz kalır. Bu da, uzun süreçte akciğer kanseri gibi solunum sistemi hastalıklarına neden olabilir. Bunlara ek olarak çok büyük ikincil hastalık ve akciğer tüberkülozu riski taşırlar. karbon katmanlı uvex filtre sistemimiz, gereken solunum korumasını sağlamanın yanı sıra kullanıcıları hoş olmayan kokulardan da korur.

FFP3 TİPİ MASKE NEDİR?

FFP3 koruma sınıfı solunum maskeleri hava kirliliğini soluma alanında maksimum koruma sunar. Toplam sızıntı maksimum %5 olabilir ve bu maskeler 0,6 μm'ye kadar tüm parçacıkların %99'u filtrelemelidir. Bu maske aynı zamanda zehirli, onkojen ve radyoaktif parçacıkları da filtreler. FFP3 koruma sınıfı maskeler endüstriye özel OEL değerlerini otuz kat ihlal eden çalışma ortamlarında kullanılır. Çoğunlukla kimya endüstrisinde kullanılırlar.

FF: Face Filter (Yüz maskesi)
P1: Mekanik çalışmalar sonucu ortaya çıkan toksik (zararlı) olmayan tozlar.
P2: Toksik tozlar, MAK değerleri 0,1 mg/m3 ‘den büyük olan tozlar.
P3: Toksik, kanserojen, radyoaktif tozlar ve MAK değerleri 0,1 mg/m3’den
küçük olan tozlar.
S : Katı ve su bazlı sıvı zerrecikler.
L : Katı ve yağ bazlı sıvı zerrecikler.
Bu Standart 2001 yılında EN 149:2001 Toz maskeleri yeni Avrupa Standardı olarak yenilendi ve maskelerde koruma kademeleri yükseltildi.

18.3.20

Sürdürülebilir Gelişme Hedefleri nedir ?

Sürdürülebilir Gelişme Hedefleri (SDH) geleceğe ilişkin uluslararası gelişme ile ilgili bir dizi hedeftir. Bu hedefler Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulmuş olup, bunların Sürdürülebilir Gelişmeye İlişkin Global Hedefler olarak altı çizilmektedir. Ulaşılmak istenen bu hedefler 2015 yılının sonunda tamamlanma süresi dolan Milenyum Gelişme Hedefleri’nin yerini almıştır. SDH 2015 ila 2030 yılları arasında geçerli olacaktır. Bunlara 17 adet hedef 169 spesifik amaç dahildir.

Ağustos 2015’te 193 ülke aşağıdaki 17 hedefe uyacağına ilişkin rıza göstermiştir


  1. Fakirliğe son : Fakirliğin her yerdeki her türlü şekli son bulmalıdır.
  2. Açlığa son : Açlık sonlandırılmalı, gıda güvenliği sağlanmalı, beslenme iyileştirilmeli ve sürdürülebilir tarım desteklenmelidir.
  3. İyi sağlık durumu : İnsanların sağlıklı olması sağlanmalı ve her yaşta sağlıklı olmak desteklenmelidir.
  4. Kaliteli eğitim : Tüm insanları kapsayan, eşit ve kaliteli eğitim sağlanmalı ve herkes için hayatları boyunca öğrenme fırsatları desteklenmelidir.
  5. Cinsiyet eşitliği : Kadın ile erkeğin eşitliği sağlanmalı, tüm kadınlar ve kızların toplumdaki konumu güçlendirilmelidir.
  6. Temiz su ve hijyen : Herkes için su ve hijyen mevcut ve sürdürülebilir bir şekilde sağlanmalıdır.
  7. Yenilenebilir ve uygun fiyatlı enerji : Herkesin uygun fiyatlı, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerjiye erişimi sağlanmalıdır.
  8. İyi işler ve güçlü ekonomiler : Kesintisiz, herkesi kapsayan ve sürdürülebilir ekonomik büyüme ile herkes için tam zamanlı, üretken ve hoş bir iş ortamı sağlanmalıdır.
  9. Yenilikçilik ve iyi altyapı : Sağlam bir altyapı inşa edilmeli, herkesi kapsayan ve sürdürülebilir bir sanayileşme süreci yaşanmalı, yenilikçilik teşvik edilmelidir.
  10. Eşitsizlik azaltılmalıdır : Ülke içi ve ülkeler arası eşitsizlik azaltılmalıdır.
  11. Sürdürülebilir şehirler ve topluluklar : Şehirler ve yerleşim yerleri herkesi kapsayan, güvenli, sağlam ve sürdürülebilir şekilde inşa edilmelidir.
  12. Kaynakların sorumlu bir biçimde kullanılması: Tüketim ve üretimin sürdürülebilir olması sağlanmalıdır.
  13. İklim konusunda faaliyete geçme : İklim değişikliği ve bunun etkileriyle savaşmak için acil olarak harekete geçilmelidir.
  14. Sürdürülebilir okyanuslar : Okyanuslar, denizler ve deniz kaynakları sürdürülebilir gelişme için korunmalı ve sürdürülebilir şekilde kullanılmalıdır.
  15. Sürdürülebilir toprak kullanımı : Toprak ekosistemleri korunmalı, yeniden inşa edilmeli ve bunların sürdürülebilir şekilde kullanımı desteklenmeli, ormanlar sürdürülebilir biçimde yönetilmeli, çölleşmeye karşı savaşılmalı ve toprak erozyonu ile biyo-çeşitlilik kaybı durdurulup geri kazanımlar sağlanmalıdır.
  16. Barış ve adalet: Sürdürülebilir gelişme için barışçıl ve herkesi kapsayan toplumların inşa edilmesi desteklenmeli, herkesin adalete erişimi sağlanmalı ve her alanda verimli, hesap verebilen ve herkesi kapsayan kurumlar oluşturulmalıdır.
  17. Sürdürülebilir gelişme için ortaklıklar : Uygulama yöntemleri güçlendirilmeli ve sürdürülebilir gelişme için global ortaklık yeniden canlandırılmalıdır

17.3.20

Karantina nedir ?

Karantina, bulaşıcı bir hastalığa maruz kalan şüpheli durumdaki insan ve hayvanları, hastalığın en uzun kuluçka devresine eşit bir süre kimse ile temas ettirmemek için alınan tedbirsel faaliyetlerin tümüne verilen addır..Kelimenin kökeni İtalyancadır. Ekonomisi ticarete dayanan Venedik Cumhuriyetinde, başkent Venedik'e salgın hastalık bulaşmasın diye kentte gelen gemiler 40 gün şehir açıklarında denizde beklermiş. Karantina kelimesi buradan gelir.

16.3.20

Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü nedir ?

Şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2 ya da kısaltmasıyla SARS-CoV-2, Aralık 2019'da varlığını belirten pozitif yönelimli ve tek iplikçikli RNA virüsü olan yeni tip bir koronavirüs. Virüsün insandan insana bulaştığı ve Çin'den başka diğer ülkelerden gelen raporlar sonucu bulaşma hızının Ocak 2020 ortalarında daha da hızlandığı görülmüştür. Virüs, 2019-2020 Vuhan zatürre salgını sırasında zatürre olan bir hastada, pozitif bir örnek üzerinde yapılan nükleik asit testinden sonra genomik olarak dizildi.Virüsün kuluçka dönemi (bulaşmasından semptomların oluşmaya başladığı süre) 2 ila 24 gün arasındadır ve bu dönemde de virüs bulaşıcıdır.

Vuhan'da ortaya çıkan virüs tanımlandığı ilk dönemlerde çıkış yerine izafeten Vuhan koronavirüsü adıyla anılmaya başlandı. 2003'te benzer bir salgına sebep olan SARS koronavirüsünün yeni bir türü olduğu tespit edildiğindeyse 2019 yeni koronavirüsü olarak adlandırılarak 2019-nCoV kısaltması kullanılmaya başlandı. Dünya Sağlık Örgütü virüsün resmî adını şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2 ve kısaltmasını ise SARS-CoV-2 olarak belirledi.

Semptomlar
Bildirilen semptomlar vakaların %90'ında ateş, %80'inde yorgunluk ve kuru öksürük, %20'sinde nefes darlığı ve %15'inde solunum sıkıntısı içeriyordu. Göğüs röntgeni her iki akciğerde de belirti vermiştir. Hayati belirtiler hastaneye yatırılanların kabulü sırasında genellikle kararlıydı. Kan testleri genellikle düşük beyaz kan hücresi sayımı göstermiştir.[16][

Hastalık Korunma Ve Kontrol Merkezleri'ne (CDC) göre tüm semptomların yanı sıra bir hastanın SARS-CoV-2 yönünden değerlendirilmesi için hastalığı laboratuvarca kanıtlanmış, Hubei Eyaleti'ne seyahat etme hikâyesine sahip veya semptomlarla birlikte hastaneye yatırılması gereken hastaların Çin'e ziyaret etmiş olması gibi epidemiyolojik kriterler de göz önüne alınıyor.[20] Bu kriterleri sağlamayan fakat şiddetli hastalık belirtisine sahip ve etiyolojisi belirlenememiş vakaların da yeni koronavirüs açısından değerlendirilmesi gerekebiliyor